Necdet TOPÇUOĞLU

Necdet TOPÇUOĞLU

ŞİMAL YILDIZI
[email protected]

LOZAN VE YENİ SEVR ARAYIŞI

24 Temmuz 2025 - 01:25

Bazı işbirlikçiler Kurtuluş Savaşı'nda sadece Yunanla savaştık diye iddia etmektedirler. O halde Mudanya Ateşkesi'ni neden İngilizler, Fransızlar ve Italyanlarla imzaladığımızı sormak gerekir.
1922 yılında ordularımız İzmir'i almış, vakit kaybetmeden İstanbul'a yönelmiştir. Bilindiği gibi o tarihlerde İstanbul İngilizlerin elindeydi. Bütün ordu İzmit'e yığılmış ve harekat için gün sayılmaya başlanmıştır. Bunu gören Batılılar ateşkes önermişlerdir. Ardından 8 ay sürecek olan Lozan görüşmeleri başlamıştır.
Türk Ordusu İzmit'te emir beklerken, Lozan görüşmeleri 8 ay devam etmiştir. Görüşmelerin uzun sürmesinin sebebi iyi bilinmelidir. Peki hangi konuda anlaşamıyorduk? Musul mu? Hayır. Musul bir ay konuşulup geçilmiştir.

Lozan görüşmelerinin 8 ay sürmesinin 3 temel sebebi bulunmaktadır.

1- Yüzyıllarca padişahlar ''kapitülasyon'' adı altında yabancılara öyle imtiyazlar vermişlerdir ki, devletin bağımsızlığı ortadan kalkmıştır. Bankalar, işletmeler, limanlar onların kontrolüne geçmiştir. Türk Ordusu Voynuklar, Martolozlar, Cerahorlar ismiyle anılan yabancı askerlerle dolmuştur. Hatta Ordu Almanlar tarafından yönetilmiştir. Paramızın üzerine Fransızca, Ermenice, Yunanca ibareler yazılmıştır. Devlet dairelerinde onların bayrakları dalgalanmıştır. Faturalardan istasyon isimlerine kadar her şey onların dilinde yazılıyordu.
Aynen bugün Suriyelilere tanınan vergi, askerlik gibi ayrıcalıklar o kadar artmıştı ki bir yabancı suç işlediğinde Osmanlı zabiti onu tutuklayamıyor, kendi konsolosu gelip ilgileniyordu. İşte bu kapitülasyonların Lozan'da kaldırılması için 8 ay ısrar edilmiş, karşıtlar buna direnmişlerdir. Nihayet sonunda kabul etmek zorunda kalmışlardır.

2- Bilindiği üzere Osmanlı ekonomisi çökünce Duyun-u Umumiye kurulmuş ve yabancılar Osmanlı maliyesine el koymuşlardı. Lozan da yabancıların bu egemenliği bitecek denilmiş, buna da 8 ay direnilmiş ve sonunda kabul edilmek zorunda kalınmıştır.

3- O yıllarda Gayrimüslim ile Müslümanın anlaşmazlığı bile çözülemiyordu. Çünkü Batılı Devletler Osmanlı mahkemelerini tanımıyorlardı. Lozan görüşmelerinde ''idari, adli, hukuki bağımsızlığımızı tanıyacaksınız.'' dedik. Yani Türkiye egemen olacaksa o halde bir yabancı suç işlediğinde Türk mahkemelerinde yargılanacak! dedik. 8 ay Türk yargısını tanımak istemediler ama sonunda kabul etmek zorunda kalmışlardır.

Yani Lozan'da Türkler, yüzyıllarca yabancılar tarafından tanınmayan Türk hukukunu ve egemenliğini yabancılara tanıtmışlardır. Lozan imzalandığı gün, imtiyazlı olan bütün yabancılar, evlerinden, dükkanlarından, idari kurumlardan yabancı bayraklarını kaldırmışlardır. Lozan Antlaşmasıyla imtiyazlarını kaybeden emperyal güçler, buldukları yeni işbirlikçilerle Lozan'ı yok sayıp, Sevr Şartlarını geri getirmek istemektedirler.
Lozan Anlaşması imzalandığında yabancı gazeteler, ''Türk Zaferi'' diye başlıklar atmışlardır. İngiltere de hükumet düşmüş, eski Başbakan Lloyd George, Lozan Anlaşması'nın İngiltere için bir hezimet olduğunu açıklamıştır.

İşte Lozan budur. Unutmayalım Kurtuluş Savaşı'mız sonunda İngiliz hükümeti düşmüş, Yunanistan'da ihtilal olmuş, Yunan bakanlar Altılar Davası'nda kurşuna dizilmiş, kral sürgün edilmiştir. Mısır'daki milliyetçiler ayaklanmış, Hindistan'daki direniş sertleşmiş, İngiltere ve Fransa ilişkileri kopma noktasına gelmiştir. Türkiye'nin yeni sınırlarını tüm dünya tanımak zorunda kalmıştır.

Aziz Atatürk sadece boğazlar konusunu istediği gibi çözememiş, onu daha snoraya bırakmıştır. Nihayet Hitler'in Rusya'ya saldıracağını öngören Atatürk, önüne gelen fırsatı değerlendirmiş, Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile Boğazların kontrolü Türkiye'nin eline geçmiştir. Montrö Boğazlar Sözleşmesi, Lozan Anlaşmasının tamamlayıcı parçasıdır. Her ikisi birlikte Türkiye'nin tapusudur. Görüldüğü gibi yüzüncü yıl dolmasına rağmen, gerici çevrelerin iddia ettikleri, Lozan Alaşması'nın gizli maddeleri ortaya çıkmamıştır. Bazıları halen anlamak istemese de gerçek bundan ibarettir.

Başlangıçtan bu yana Lozan ile başları hoş olmayan ABD, İngiltere ve Avrupa ülkeleri, Lozan Antlaşmasının lağvedilerek 1924 Anayasası öncesine, yani Sevr şartlarına dönülmesini dayatmaktadırlar. Bu konu da Bahçeli, Erdoğan ve Öcalan'ın ikna edildiği görülmektedir. Lozan'dan rahatsız olanlar, Ulus Devleti yıkarak. Türk, Kürt, Arap Federasyonunun kurulmasını istemektedirler. Dayattıkları Anayasanın da Birleşik Ortadoğu Devletleri Anayasası olduğu anlaşılmaktadır. Ümmet esasına dayanan Federasyon, emperyal bir tuzaktır. Türk Milleti bu tuzağa düşmemelidir. Türkiye'yi yönetenler büyük bir gizlilik içinde süreci yürütmeye çalışmaktadırlar. Mademki milletin lehine iş yapıyorsanız neden şeffaflıktan kaçıyorsunuz? Milletin aleyhine ise sonunuzun ne olacağını hiç düşündünüzmü?