Ufuk Yurttaş yazdı : Karın Bereketini Anlamak !

 

Kışın beyaz örtüsü toprağa düştüğünde, kimi pencere ardında esaretten bahseder, kimi yollar kapandı diye şikâyet eder. Haberlerde “hayat felç oldu” manşetleri atılır, felaket senaryoları yazılır. Oysa kar, felaket değil; rahmettir, berekettir, toprağın şifasıdır.

 

Çiftçi bilir karın kıymetini. Toprağa düşen her bir beyaz tanenin, baharda yeşerecek filizlere can suyu olduğunu bilir. Kar, tarlaların örtüsüdür, soğuğun sert ellerinden toprağı koruyan yorganıdır. Zararlıları kırar, mikropları temizler, toprağın bağrına sakladığı tohumu koruyup bahara hazırlar.

 

Tohum ekmeyen bilmez karın değerini. Baharda coşkuyla yükselen başakların, yazın sofraya gelen ekmeğin, sonbaharda ambarlara dolan bereketin karın sessiz sedasız çalışmasıyla başladığını bilmez. Toprağa ayak basmayan, eline bir avuç toprak alıp koklamayan, karın getirdiği huzuru duymaz.

 

Kar, beyaz bir sessizlik değil, doğanın kendi düzenini kurduğu en büyük nimettir. Onu felaket görenler, sadece kendi konforunu düşünenlerdir. Oysa çiftçi karı görünce şükreder, toprağın dinleneceğini, suya doyacağını, bahara umutla uyanacağını bilir.

 

Kar, doğanın lütfudur. Onu görmek, anlamak ve sevmek, bereketin sırrına ermektir.

Ufuk Yurttaş