Lütfü ÖZŞAHİN

Lütfü ÖZŞAHİN

Düşünsel Derinlik
[email protected]

GÖKLERİN EGEMENLİĞİNDEN GÖZLERİN EGEMENLİĞİNE

08 Ağustos 2025 - 12:15 - Güncelleme: 09 Ağustos 2025 - 14:04


Evet gökler ve gözler, 
Gözler bazen göklerin açılan kapısı bazen de göklerin kapanan kapısı olabilir, 
Görmek, göstermek, gösteren, gösterilen bunlar fenomenolojik düzlemde keza dil felsefesinde önemli kavramlar, 
İmdi fazla akademik olmadan konuya odaklanalım, 
Göklerin egemenliği,
Bu kavramın sosyo politik, sosyo ekonomik ve ahlaki iz düşümünü yaparsak 
Buna kadim perennial gelenek, el hikmetül Halide diyebiliriz, 
Bu dünya ve insan anlayışı, 
Alllah'tab başka hiç bir makam ve otoriteye boğun eğmemeyi, tüm şirkçi köleci sistemlere baş kaldırmayı, 
mütevazi olmayı,
 ihsan,  isar sahibi olmayı, kardeşliği ahlakı paylaşmayı, dayanışmayı,
sevmeyi sevilmeyi, zalime karşı ortak tavır almayı aşkı vecdi sanatı ilimi irfanı, hikmeti özgürlüğü  önceler,. 
Adorno'nun deyimi ile kendi kendini imha eden Aydınlanma ile beraber Modern dönemlerde medya Google, Facebook, İnstagram, tiktok vs yoluyla artık, göklerin değil gözlerin egemenliği başladı, teşhir, epidemik ahlaksızlık zirve yaptı ve insanlar göstermeye duydukları nevrotik bir tutku ile bir boyutuyla hastalandı, 
Her şey bir gösteri sirkine, simülasyona dönüştü, kahvaltını göster, evini hanını, hanımını, yatak odanı, otomobilini, yatını katını göster,
çocukarını teşhir et yetmedi göbeğini oranı buranı, kıçını göster, 
her şey bir gösteriye dönüştü, 
Gay Debort'un dediği gibi varoluş artık bir gösteri similasyonudur, gösteriyorsan teşhir ediyorsan varsın bir anlam ifade ediyorsun, gösteremiyorsan yoksun, anlamsızsın, değersizsin,
Bu durum elebette gözetleme konumunda olan gösteri sirkini finanse eden, gösterinin içeriğini belirleyen, şekillendiren insanlığı iliklerine kadar sömüren biz gözetleyen büyük biraderleri, finans capitali son derece memnun etmektedir, 
Zira bu durum ruhu kalbi vicdanı ahlakı, merhameti ve aklı velhasıl halkları ayakta tutan tüm kültürleri renkleri, dilleri, giyme, yeme tarzını monist/tek tipçi bir anlayışla öldürdüğü için tüm dünya halklarını bir koyun gibi gütmeyi köleleştirmeyi kolaylaştırmaktadır 
Dolayısıyla artık insanlık öldü,  ya da can çekişmektedir, 
İşte bundan dolayı her şeyi bağırgan, tek tip, kaba, sıradan, bayağı yapan modernite, 
Eric Viogelin'in ifadesi ile bir akıl hastanesidir, insanı imha eden robotlaştıran, yani onu teknik aygıtların parçasına dönüştüren ruhsuz bir süreçtir, 
Bu öyle bir süreç ki, bizim gözlerimiz zannettiğimiz büyük biraderlerin finans kapitalin şeytani düzenin gözlerinin hakimiyetidir, 
Kantçı anlamda doğaya büyük bir kibirle kendi bencil yasasını koyarak ilhlaşan insan kendi kıyametini de hazırlamaktadır. 
   L. Özşahin

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum