Netanyahu, Gazze savaşı nedeniyle kendisine yönelik tutuklama teklifini kınadı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Uluslararası Ceza Mahkemesi savcısını, Gazze ihtilafında iddia edilen savaş suçları nedeniyle Hamas liderlerinin yanı sıra kendisi için de tutuklama emri çıkarmak isteyen savcıyı öfkeyle kınadı.

Netanyahu, Gazze savaşı nedeniyle kendisine yönelik tutuklama teklifini kınadı
22 Mayıs 2024 - 15:28
Bay Netanyahu, "demokratik İsrail"in "kitlesel katiller" olarak adlandırdığı kişilerle karşılaştırılmasını tiksinerek reddettiğini söyledi.
Netanyahu'nun yorumları, İsrail ile Hamas arasında eşdeğerlik olmadığını söyleyen ABD Başkanı Joe Biden tarafından da yinelendi. 
ICC başsavcısı Karim Khan, Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın Gazze'de iddia edilen savaş suçları ve insanlığa karşı işlenen suçlarda cezai sorumluluk taşıdığına inanmak için makul nedenler bulunduğunu söyledi.
Salı günü Bay Gallant, ICC'nin kendisine ve başbakana yönelik tutuklama emirlerini savaşa müdahale etmeye yönelik "utanç verici" bir girişim olarak nitelendirdi.
UCM aynı zamanda Hamas'ın Gazze'deki lideri Yahya Sinvar için de savaş suçlarından tutuklama emri çıkarılmasını istiyor.
İsrail ve onun kilit müttefiki ABD, 2002 yılında kurulan ICC'nin üyesi değil.

İsrailli ve Hamas liderlerine yönelik suçlamalar, 7 Ekim'de Hamas'a bağlı silahlı saldırganların İsrail'e saldırarak yaklaşık 1.200 kişiyi öldürdüğü ve 252 kişiyi rehin olarak Gazze'ye götürdüğü olaylardan kaynaklanıyor. Bölgenin Hamas yönetimindeki sağlık bakanlığına göre saldırı, Gazze'de en az 35.500 Filistinlinin öldürüldüğü mevcut savaşı tetikledi.
Pazartesi günü Bay Biden, "İsrail ile Hamas arasında hiçbir denkliğin -hiçbirinin- olmadığını" söyledi.
Biden, "İsrail'in sivillerin korunmasını sağlamak için elinden geleni yapmak istediği açık" dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Washington'un bu hamleyi "temel olarak reddettiğini" söyleyerek başkanın kınamasını yineledi. "Utanç verici" dedi. "[UCM'nin] bu konu üzerinde yargı yetkisi yoktur."
Bay Blinken ayrıca tutuklama emri talebinin ateşkes anlaşmasına varma yönünde devam eden çabaları tehlikeye atacağını da öne sürdü.


Bay Khan, İsrail başbakanı ve savunma bakanının, savaş yöntemi olarak sivilleri aç bırakma, cinayet, sivil nüfusa kasıtlı olarak saldırı düzenleme ve imha gibi suçlardan şüphelenildiğini söyledi.
Savcı, iddia edilen suçların Hamas liderlerinin davasında grubun İsrail'e saldırıyı başlattığı "en az 7 Ekim 2023 tarihinden itibaren", İsrailli liderler açısından ise "en az 8 Ekim 2023 tarihinden itibaren" başladığını söyledi.
ICC Pazartesi günü tutumunu savundu ve "önemli çabalara" rağmen "[İsrail'de] iddia edilen suçlara veya soruşturma altındaki kişilere yönelik yerel düzeyde gerçek bir eylem olduğunu gösteren herhangi bir bilgi" almadığını söyledi.
ICC'deki yargıçlardan oluşan bir heyetin şimdi tutuklama kararı verip vermeyeceğini değerlendirmesi gerekiyor ve eğer çıkarsa, ICC tüzüğüne taraf olan ülkeler, böyle bir fırsata sahip olmaları halinde bu kişileri tutuklamak zorunda kalacak.

İsrail'in en uzun süre görev yapan başbakanı Netanyahu, kendisinin tutuklanması yönündeki başvuruyu "saçma ve yanlış bir emir" olarak kınadı.
İbranice kamuoyuna yaptığı açıklamada, ICC'nin "hangi cesaretle" Hamas ile İsrail'i "karşılaştırmaya cesaret edebileceğini" sordu.
Netanyahu, karşılaştırmanın "gerçekliğin çarpıtılması" olduğunu söyledi.
Savcıyı "dünya çapında kasıp kavuran antisemitizm ateşine duyarsızca benzin dökmekle" suçladı.
İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, Bay Khan'ın hareketini 7 Ekim saldırılarının kurbanlarına yönelik "sınırsız bir cepheden saldırı" ve "sonsuza kadar hatırlanacak tarihi bir rezalet" olarak nitelendirdi.
Bay Gallant yaptığı açıklamada şunları yineledi: "IDF, insani yardımı kolaylaştırmak için benzeri görülmemiş önlemler alırken, uluslararası hukuka uygun olarak savaşıyor.
"İsrail Devleti mahkemeye taraf değildir ve mahkemenin yetkisini tanımıyor."
İsrail'in Batılı müttefiklerinden bazıları açıklamalarında UCM'yi doğrudan eleştirmekten kaçındı.
Fransa dışişleri bakanlığı Pazartesi günü geç saatlerde yaptığı açıklamada mahkemeyi desteklediğini ve onun "her durumda cezasızlıkla mücadelesini" desteklediğini söyledi.
Benzer şekilde Almanya dışişleri bakanlığı da ICC'nin "bağımsızlığına ve prosedürlerine saygı duyduğunu" söyledi.
Ancak Berlin, İsrail ve Hamas liderlerine yönelik suçlamaların aynı anda yayınlanmasını eleştirerek, bu hareketin "yanlış eşdeğerlik izlenimi yarattığını" söyledi.
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum