BİZE YALAN SÖYLEDİLER

Yalanı sürekli tekrar ederseniz toplum inanır. (Joseph Goebbels 1897-1945). Bu söylem, Sosyolojiye Goebbels kuralı olarak girmiştir. Goebbels, Hitlerin propaganda bakanı idi. Çok başarılı idi. Almanlar, Rusları Berlinde görünceye kadar, savaşı kazanacaklarına inanıyordu.

Medeniyet diye adlandırılan günümüz dünyası yalan üzerine kurulmuştur. Siyasiler, din adamları ve medya  sürekli yalan söylüyor ve toplum yalana inanıyor.

1. Siyasiler yalan söyler.

Siyasiler yalanı gerçekmiş gibi söyler. Ancak, zaman içinde doğrular ortaya çıkıyor.

-Amerika Iraka saldıracak idi. Saddam Hüseyin ''Kitle İmha Silahı Üretiyor'' diyerek, Amerikan halkını ikna ettiler. Savaş sonunda böyle bir durumun mevcut olmadığı ortaya çıktı.

-Doğru Yol Partisinde siyaset yaptım. Hüsamettin Cindoruk ''İnönü asker kaçağıdır'' diyordu. Bu söyleme partililer inanıyordu. Şaşırıp kalmıştım. 

Zamanla siyasetin kuralını öğrendim. Amaca ualaşmak için her yol meşrudur. Yalan söylüyorlar. ''Çamur at izi kalır'' kuralı sürekli kullanılıyor. Zira, yalan  sürekli tekrar edilince, halk inanıyor.

Siyasilerin söylemlerine şüphe ile bakmak gerekiyor. 

2. Din adamları yalan söyler.

İnsanoğlu, çıkarına hitap eden yalana kolay inanır. Askere gidenler bilir. Askerin biri ''erken terhis var'' der. Askerler inanır. Yalan tekrar edilir ve yalanı söyleyenin kendisi de inanır. 

Tarihin her döneminde, din adamları, umut veren yalanlar ile halkı inandırmayı başardı. Antik Mısır'da rahiplerin dahi yalana inandıkları saptandı.

-Antik Mısır tapınaklarında, TANRI ODASI vardı. Tanrı ile ancak, Başrahip görüşebiliyordu. Tanrı başkasına görünmüyordu. Başrahip olmak için yıllarca rahiplik yapmak gerekiyordu. Başrahip olan kişi, tanrı odasına girdiğinde, tanrının kendine görüneceğine inandırılmış idi. Ancak, Tanrı Odasına girdiğinde odanın boş olduğunu görüyordu. ''Tanrı bana görünmedi'' diyemezdi. Doğruyu söylediği taktirde ''Sen yeterince olgunlaşmadın'' deniyor  ve başrahipliği düşüyordu. Başrahipliği kaybetmemek için ''Tanrı dedi ki'' söylemine devam ediyodu. Yalana dayanan Sistem, binlerce yıl devam etti. 

- Mezopotomya da aynı şekildeydi. M.Ö. 1750 lerde Baş Rahip Hammurabi tapınağa giriyor. Tanrı ile görüşüyor. Kendi yazdığı yasaları ''Tanrı dediki'' diyerek halka  kabul ettiriyordu. Sonradan anlaşıldı ki, Hammurabi yasaları  daha önce uygulanan Sümer yasalarının kopyasıydı. 

- Musa'nın On Emri. Yeni değildi. On emirden altısı Mısırda hukuk kuralı olarak, binlerce yıldan beri uygulanıyordu. Bunlar; çalmayacaksın, öldürmeyeceksin, yalan yere şahitlik yapmayacaksın, zina yapmayacaksın, başkasının malına tamah etmeyeceksin, anana babana iyi davranacaksın hükümleridir.  Sarayda yetişen Hz. Musa, Mısır'daki hukuk kurallarını  biliyordu. Buna rağmen ''Tanrı dedi ki'' diyerek yahudilere tebliğ etti. 

-On emre dayanan Musa şeriatı, Hristiyanlık ve Müslümanlık ile devam etti. Halen uygulayan ülkeler var. Halbuki, gökten  inen bir şey yok.  Yalanın tekrarı var. Sürekli yalan söyleniyor. Ve toplum yalana  inanıyor.

Din adamlarının söylemlerine şüphe ile bakmak gerekiyor.

3. Medya yalan söyler.

Medyanın gücü ''Halkın Doğruları Öğrenme Hakkından'' kaynaklanır.  Medya tarafsız ve bağımsız şekilde doğruları söylediği taktirde güçlü kalır. Taraflı yayın yapan medya inandırıcılığını kaybeder. 

Yazılı ve göresl medya, taraflı davranıyor. 

-Dünya medyası taraflıdır. City of London Bankerleri-Vatikan-Malta Şovelyeleri ve Masonlar hakkında haber yapmaz.  Doğru olanı saklar.

-Ulusal medyalar, derin devlet hakkında haber yapmaz. Yapamaz. Siyasi iktidarı korumak için yalan haber yapar. Amaç halkı yönlendirmektir. Yalan sürekli kullanılır ve taraflı  medya ortaya çıkar. Gerçekler gizlenir ve konuşulmaz. Tartışılmaz.  

-Ulusal medyanın bir kısmı, uluslararası medyanın uzantısıdır. Onların etkisindn kurtulamıyor. 

Ancak, sosyolojik bir kural var. Halk, kulaktan kulağa intikal eden toplumun iletişim sistemi ile doğruları öğrenir. Son yıllarda, bu iletişim sistemine internet üzerinden sosyal medya da katıldı. Hiç bir şey gizli kalmıyor.

Kamu oyu oluşturmak isteyen güçler, sosyal medyayı da yalanlarına alet etmeye başladılar. Yapay zeka kullanılıyor. Yapay zeka, sesi dahi taklit ediyor, yalanı gerçekmiş gibi söylüyor.

Medyanın söylemlerine, şüphe ile bakmak gerekiyor. 

Şinasi Kara