YÜZ AYRI YERDE YANGIN TESADÜF OLAMAZ

Necdet TOPÇUOĞLU ntopcuoglu52@gmail.com

Ege ve Marmara bölgelerinde yüz ayrı yerde çıkan orman yangınlarının devam ettiği bildirilmektedir. Bu bir tesadüf olamaz. Organize bir sabotaj girişimi ile karşı karşıya olduğumuz açıktır. Abdullah Öcalan, Yunanistan bize orman yangınlarının çıkartılması konusunda bilgi desteği verdi demişti. Çıkan yangıları bu desteğin hayata geçirilmesi olarak değerlendirmek yanlış olmaz.

Orman yangınını ilk defa Gökçeada da yaşadım. TİGEM İşletme Müdürü Rıfkı Doğukan ile birlikte ölümden döndük. Bilgi ve deneyimi olmayanların yangına yaklaşmaması gerekir. Cesur bir traktör şoförü yangının içine dalarak bizi kurtarmıştı. O kardeşimize minnettarım.
Haberlerde Seferihisar da yanan evleri görüyorsunuz. Onların, büyük ihtimalle ateş dibine gelip de yaktığını zannediyorsunuzdur. Halbuki çok uzak mesafeden yangının ateşi değil ama ısıttığı sıcak hava baca etkisi ile evi etkilemektedir.

Hatta ev beton olsa bile, yani dışında yanıcı bir şey olmasa bile, evin içindeki eşyalar kendiliğinden tutuşup yanmaktadır. Yani küçük bir atom bombası gibi yangının termal etkisi bulunmaktadır. Bunu yaşamadan anlamak mümkün değildir.

Alevin yanan cisme gelmesine gerek yoktur. Hava akımının taşıdığı sıcak hava her şeyi tutuşturmaktadır. Hatta orman içindeki geniş bir açıklıkta bile olsanız ateş size değmeksizin, cildiniz sapasağlam kalır ama bu sıcak havayı soluyunca ciğerleriniz haşlanır ve ölürsünüz.
Orman yangınında meydana gelen 250-650 derecelik sıcak havadan bahsediyoruz. Yani yangının yakınındaysanız zamanında kaçamazsanız, bu sıcak hava akımı size doğru gelirse sonu ölüm demektir.

Araç içi gibi kapalı bir yerde olsanız da fark etmez. Bir kaç dakika bu sıcak havayı solumanız akciğerlerinizin haşlanması için yeterlidir. Bu nedenle orman yangınları konusunda eğitim almamış olan personelin, yangın sahasından uzak tutulması önemli görülmektedir.

Yetkililer şu kadar hektar ormanlık saha yandı, tek tesellimiz can can kaybının olmaması demektedirler. Bu son derece sorumsuz ve cahilce bir ifadedir. Yanan ağaçlar, bitkiler ve her türlü börtü böcek birer candır. Daha doğrusu yanan toprak bile bir candır. Yanan bir milli servettir. Yok olan sadece flora ve fauna değil, iklimdir.

Orman yangınları konusunda haber verilirken, şiddetli rüzgar sebebiyle yangın söndürülememektedir ifadelerini duyarız. Her yangın kendisini harlayacak rüzgarı oluşturmaktadır. Yangınla ısınan hava yükselir ve yerini soğuk havaya bırakır. Bu yer değiştirme rüzgar oluşturur. Meydana gelen rüzgâr, yangını harlamaya devam eder.

Orman yangınları konusunda alınması gereken tedbirler, yangını söndürme konusunda değil, yangın çıkmasını önleme konusunda yoğunlaşmalıdır. Japonya önleyici tedbirlerin alınması konusunda örnek bir ülke olarak bilinmektedir. Bu bilgi birikimi ve deneyimlerden personel eğitiminde faydalanılmalıdır.

Dua etmek, din kültürümüzün bizde oluşturduğu bir davranış biçimidir. Karşı değilim. Ancak tedbir almak için Tanrı bize akıl vermiştir. Herşeyden önce aklımızı kullanmalıyız. Daha önce Tarım ve Orman Bakanlığında görev yapmış bir Mühendis olarak, hiçbir dönem akılcı davranılmadığını söylemek zorundayım. İşte yaşadığımız yangınlar aklı kullanmamanın sonucudur.